Parkta Bir Sabah Gözlemi… Dönüşüm :(

script async src=”https://pagead2.googlesyndication.com/pagead/js/adsbygoogle.js?client=ca-pub-7350718767107764″
crossorigin=”anonymous”></script

Bu aralar “Edebiyatta Tuhaflık” konusu üzerinde çalışıyorum. Araştırma sonuçlarına göre bu konuda yazılmış kült eserler arasında en önde gelen yazılı metin Kafka’nın “Dönüşüm” eseri.

Her zaman yazı yazmadan önce insanların görüşünü almaya önem veririm. Bu amaçla evimin yakınlarında hemen hemen her saatte kalabalık olan parka gidip, göze çarpmayan bir banka oturup beklerim. Bazen gençler gelip, çimenlerin üzerine oturup, sohbete başlar. Zaman zaman beni zararsız görüp yanıma oturan diğer insanlarla konuşma şansım olur. Zaman zaman da sadece gözleme dayalı yorumlar yapmaya çalışırım.

Bu sabah parkta gördüğüm gençlere, Kafka’nın “Dönüşüm” eserinde onları en çok rahatsız eden tuhaflığın ne olduğunu sordum. Beklediğim cevap “Roman kahramanının bir sabah aniden uyanıp kendini böceğe dönüşmüş bulması” idi. Daha tuhaf bir şey olamaz diye düşünüyordum.

Ama onlar daha çok David Lynch filmlerinden ya da inception, zindan adası gibi bilinçaltını açıkça gösteren yapıtlardan bahsettiler. Dönüşümü hatırlattığımda ise cevap “Bu eser bana çok tuhaf gelmiyor” oldu. Gençler sıradan bir insanın sabah kalkıp, kendini böcek olarak görmesinin kabul edilebilir olduğunu, bu oluşumun/ dönüşümün çok da mantıksız olmadığını düşünüyor !!!

Eserde, ağır bir psikoz vakası son derece yalın ve etkileyici bir biçimde ortaya konmasına karşılık, Türkiye’de başkentte yaşamla her gün birebir haşır neşir yaşayan gençlik bu durumu tuhaf bulmuyor.

Parktan üzgün ayrıldım. Zihnimde” Belirsiz bir gelecek için sürekli çabalamak, onları çok mu yoruyor?” “Çocukların ruh hali ne durumda?” soruları cevapsız, asılı kaldı.  

2 Comments

Bir Cevap Yazın